KonumİnstagramTelefon

Psikanalitik Psikoterapi

Psikanalitik Psikoterapi

Psikanalitik psikoterapi sürecinde bazen insan duyguları çok açık bir şekilde kendini gösterebilir. Bazen ise bu duyguların yoğun şekilde baskılandığını gözlemlemek mümkün olur. Bu tür duyguların açığa çıkarılması ve üzerine giderek çözüm yaratılması, insanların yaşam kalitesi açısından önem arz eder. Her insanda bu konuda bir savunma mekanizması olduğu düşünülür. Bilinç dışı harekete neden olan bu özelliğe ek olarak, bu duyguların bastırılması da istem dışı olarak nitelenir. Psikanalitik özellik yüzünden insanlar hayati süreçlerde zor durumda kalabilir. Burada uzman terapistler devreye girerek insanların rahatlaması adına bir sürecin ortaya çıkmasına destek sağlar. Bastırılmış duyguların önüne geçmek ve insanların rahatlamasını sağlamak uzmanların desteği ile mümkün olacaktır. 


Psikanaliz insanların bilinçdışı düzeyini inceler. Bir çeşit analiz değerlendirmesi yapılırken hastalara bazı sorular sorulur ve bunun dışında herhangi bir müdahale yapılmaz. Bilinç dışı ve içgüdüsel davranışlar genelde kontrol edilemeyen davranışlar olarak bilinir. Bu tür dürtüleri yüksek olan bireyler ve hatta bu bireylerle etkileşime giren herkesin risk alanında olduğu söylenebilir. Gizli ve bastırılmış duyguların açığa çıkması için yapılan çalışmalar, en azından toplumun zarar görmesini önleyen bir çalışma olarak tanımlanır. Psikoterapi ile çözüme ulaşmayan bazı süreçlerde psikanaliz ile sonuca ulaşmak hedeflenir. Burada asıl amaç gizlenmiş olan duyguların açığa çıkarılmasıdır. Ruhsal anlamda sorun ve hastalık yaşayan bireylerin tedavisi için, bu yöntemin kullanılması bazı durumlarda olumlu sonuç verir.


Psikanalitik psikoterapiler serbest çağrışım yöntemi ile hastanın ruhsal yapısında bulunan bazı bilgilere ulaşmak ister. Genelde tanı konmakta zorlanılan hastalıklar için bu yöntem kullanılır. Terapi ile olumlu sonuç alınamayan bireyler için, yine bu uygulamanın avantajı ile çözüme ulaşmak hedeflenir. Psikoterapinin çok geliştiği ve daha etkili terapi süreçlerini ortaya çıkardığı bir süreçte, tüm bilimsel olguların kullanımı gerekli olabilir. Bazen tanıda ve terapide sorun yaşandığı süreçlerde, bilinç dışı kavramından yardım almak ve bu alandaki çalışmalardan destek almak çözüme önemli derecede katkı sağlar.


Psikanaliz sadece tıbbın değil pek çok bilim dalının etkilendiği ve takip ettiği bir branş olarak kabul edilmiştir. İnsanın yapısını anlamada etkili olan bu bilimsel çalışmalar, insan bilinci ve bilinç dışı konusunda önemli ipuçlarını insanlara sunmuştur. Gizlenmiş ve bastırılmış olan duyguların açığa çıkarılması ile pek çok ruhsal hastalığın tedavisinde önemli aşamalar geçmek mümkün olmuştur.


Psikanalitik yönelimli psikoterapi insanların gizlediği, bastırdığı ve açığa çıkarmak istemediği duyguları konu alır. Pek çok ruhsal hastalık konusunda tanı koymanın bile çok zor olduğu bilinmektedir. Genel olarak seans süreçlerinde hastanın gözlemlenmesi yapılır ve bilinçli davranışlara ek olarak bilinçdışı durumların tespiti için gayret gösterilir. Sorunların tespiti ve tanı konulmasında bu iki kavramın birbirinden ayrılması önem arz eder. Pek çok hastanın tanısı normal yollardan konurken, Psikanalitik yönelimli özelliği olan psikoterapi metodu ile tanı koyma işlemine dikkat edilir. Bilinçdışının takip edilmesi ve bu konuda bazı gözlemlerin yapılması, ruhsal hastalıkların ortaya çıkması konusunda önemli avantajlar sağlar.


Psikanaliz ve psikoterapi aslında birbirinden oldukça farklı kavramlardır. Psikoterapide asıl amaç sorunların çözümü ve zor durumdaki bireylerin yaşam kalitesinin artırılmasıdır. Psikanaliz ise bir bilim araştırma branşı olarak değerlendirilir. Her ne kadar pek çok bilim dalının alanında bulunsa da bu branşın bireylerin sağlığına kavuşmasında bir gerekçe olarak kullanılması söz konusu olabilmektedir. Bilinçaltı ve dürtüler olarak adlandırılan davranış biçimlerini incelemek, insanlar ve tüm canlıların ortak bir noktasını öne çıkarır. Bununla beraber her bireyin farklı bir davranış biçimine yönelme ihtimali burada ortaya konmuş olur. Bilinçdışı davranışlara odaklanmak ve rüyalardan destek almak sureti ile bilinçaltına ulaşmak mümkün olur. Bu sürecin sağlıklı bir tedavi sürecinde kullanılması çok tercih edilen bir durum değildir. Daha çok bastırılmış olan gerçekleri öğrenmek adına yapılır.
 

 

Psikanalitik Yönelimli Psikoterapi

İnsanların gizlediği, bastırdığı ve açığa çıkarmak istemediği duyguları konu alır. Pek çok ruhsal hastalık konusunda tanı koymanın bile çok zor olduğu bilinmektedir. Genel olarak seans süreçlerinde hastanın gözlemlenmesi yapılır ve bilinçli davranışlara ek olarak bilinçdışı durumların tespiti için gayret gösterilir. Sorunların tespiti ve tanı konulmasında bu iki kavramın birbirinden ayrılması önem arz eder. Pek çok hastanın tanısı normal yollardan konurken, Psikanalitik yönelimli özelliği olan psikoterapi metodu ile tanı koyma işlemine dikkat edilir. Bilinçdışının takip edilmesi ve bu konuda bazı gözlemlerin yapılması, ruhsal hastalıkların ortaya çıkması konusunda önemli avantajlar sağlar. Bu konuda bireysel terapi desteği alabilirsiniz.

Bilinçdışı ve Dürtüler

Psikanaliz ve psikoterapi aslında birbirinden oldukça farklı kavramlardır. Psikoterapide asıl amaç sorunların çözümü ve zor durumdaki bireylerin yaşam kalitesinin artırılmasıdır. Psikanaliz ise bir bilim araştırma branşı olarak değerlendirilir. Her ne kadar pek çok bilim dalının alanında bulunsa da bu branşın bireylerin sağlığına kavuşmasında bir gerekçe olarak kullanılması söz konusu olabilmektedir. Bilinçaltı ve dürtüler olarak adlandırılan davranış biçimlerini incelemek, insanlar ve tüm canlıların ortak bir noktasını öne çıkarır. Bununla beraber her bireyin farklı bir davranış biçimine yönelme ihtimali burada ortaya konmuş olur. Bilinçdışı davranışlara odaklanmak ve rüyalardan destek almak sureti ile bilinçaltına ulaşmak mümkün olur. Bu sürecin sağlıklı bir tedavi sürecinde kullanılması çok tercih edilen bir durum değildir. Daha çok bastırılmış olan gerçekleri öğrenmek adına yapılır.